AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplanan TBMM Plan ve Bütçe Kurulda bakanlık bütçesinin yanı sıra Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu ve Türkiye Sıhhat Enstitüleri Başkanlığının bütçe, kesin hesap ve Sayıştay raporları da görüşüldü.
Bütçe görüşmelerinin akabinde Bakan Memişoğlu, komisyonda yer alan milletvekilleri tarafından kendisine yöneltilen soruları cevapladı.
Bakan Memişoğlu, 2016 yılında Sıhhat Bakanlığı tarafından yenidoğan konusunda yürütülen bir soruşturmanın İstanbul Vilayet Sıhhat Müdürü olarak kendisi tarafından kapatıldığı argümanlarına değinerek, “Bahse mevzu soruşturma, Ocak 2016 tarihinde bir elektronik bildiri ihbarı ile başlatılıyor ve bakanlıkça başdenetçi görevlendiriliyor. Başdenetçi, elde ettiği bilgi ve dokümanlar ile görevlendirdiği uzman uzmanın raporu doğrultusunda tamamladığı soruşturma evrakını, 17 Kasım 2016 tarihinde Sağlık Bakanlığı Denetim Hizmetleri Başkanına sunuyor. Evrak içeriğinde bulunan eksper raporunda ‘mevcut kayıtlara nazaran yenidoğan periyodunda yapılan tedavilerin bebeklere ziyan verdiğine dair bir bulguya rastlanılmadığı’ tabir ediliyor. Müfettiş raporunda ise ‘bebeklerin tedavilerden ziyan görmedikleri anlaşıldığından rastgele bir sürece gerek olmadığı’ biçiminde bir kanaat belirtiliyor” dedi.
“SORUŞTURMANIN İL MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN KAPATILABİLECEĞİNİ DÜŞÜNMEK CAHİLLİKTİR”
Memişoğlu, 28 Kasım 2016 tarihinde de bakanlık müsteşarlığı tarafından onay alınarak soruşturmanın tamamlandığını söz ederek, “Aynı bahiste, baş denetçi tarafından; yüksek tedavi faturaları çıkarıldığı tezlerinin SGK tarafından, kimi tabiplerin özel hastanelerde mevzuata alışılmamış nöbet tuttuğu savlarının da Türk Tabipler Birliği tarafından incelenmesi gerektiğine dair hata duyurusu yapılıyor. Hal bu türlü iken; bu soruşturmanın, Ekim 2016’da vilayet sıhhat müdürlüğüne atanmam hasebiyle kapatıldığını tez etmek, en hafif tabirle vicdansızlıktır. Bakanlık merkez teşkilatı tarafından yürütülen bir soruşturmanın, İl Müdürlüğü tarafından kapatılabileceğini düşünmek de olsa olsa cahilliktir” diye konuştu.
Yenidoğan ağır bakım üniteleri başta olmak üzere özel sıhhat tesislerine yönelik kontrol yapılmadığı argümanlarını da cevaplayan Memişoğlu, “Sağlık otoriteleri, bebek vefat suratını, ülkelerin gelişmişliğini gösteren en değerli parametrelerden biri kabul ediyor. 2002 yılında bebek mevt suratı, bin canlı doğumda 31,5 iken 2023’te bu oran, 9,8’e düşürülmüştür” biçiminde konuştu.
Bakan Memişoğlu, 2009 yılından bu yana 1 yaşına kadar hayatını kaybeden tüm bebek ölümlerinin ve nedenlerinin uzmanlar ve sıhhat yöneticileri tarafından incelendiğini, yapılan incelemeler sonucunda rastgele bir metoda terslik tespit edildiği taktirde ise bakanlık tarafından ilgili makamlara bildirildiğinin altını çizdi.
“2024 YILINDA 54 BİN 885 KONTROL GERÇEKLEŞTİRİLDİ”
Tüm özel sıhhat kuruluşlarının her yıl en az 1 defa denetlendiğini söyleyen Bakan Memişoğlu, “Denetim ekiplerimiz, yalnızca 2024 yılında özel sıhhat tesislerine yönelik yaklaşık 46 bini olağan, 6 bini olağan dışı ve 3 bini müddet sonu olmak üzere toplam 54 bin 885 kontrol gerçekleştirdi. Bu kontroller sonucunda terslik tespitlerine nazaran faaliyet durdurma, idari para cezası ve hata duyurusunda bulunuldu” bilgisini paylaştı.
“BU AŞAĞILIK ÖRGÜTÜ DELİLLENDİRMEKTE ÖZEL TEKNİKLERE BAŞVURDUK”
Yenidoğan Çetesi’nin hayatın olağan akışında akla hayale gelmesi güç ve canice bir hadise olduğunu vurgulayan Memişoğlu, “Bu aşağılık örgütün hareketlerinde olduğu üzere, delillendirmekte zahmet çekilen durumlarda, olağan kontrol tarzlarının yanı sıra özel sistemlere de başvurmak gerekiyor. Biz de burada tam olarak bunu yaptık. Sıhhat müdürlüğümüz, kolluk ünitelerimiz ve yargı mercilerince tam bir eş güdüm içerisinde çalışarak bu çeteyi çökerttik. Her halde bundan rahatsız olanlar oldu ki; üzerimize insafsızca bir atak başlattılar” açıklamasında bulundu.
“5 MAYIS 2023 TARİHLİ YAZIMIZLA İSİMLİ SORUŞTURMANIN BAŞLATILMASI BİZİM TARAFIMIZDAN SAĞLANDI”
Sağlık Bakanlığı’nın yenidoğan bebek vefatlarına seyirci kaldığı argümanlarının da gerçeği yansıtmadığına dikkati çeken Bakan Memişoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“220 bin meslektaşımızın hatta 1,5 milyon sıhhat çalışanımızın zan altında bırakılması büyük bir haksızlıktır. Bizlere düşen yanlış yapanları, yasa dışı yollara sapanları, cürüm işleyenleri bulmak ve onlara gerekli cezaları verip sistem dışına çıkartmaktır. Savlar karşısında, klasik kontrol metotlarının kâfi olamayacağı kanaati ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü’yle irtibata geçerek 5 Mayıs 2023 tarihli yazımızla isimli soruşturmanın başlatılması bizim tarafımızdan sağlandı. İstanbul Büyükçekmece Başsavcılığınca saklılık kararı çerçevesinde yürütülen soruşturma kapsamında, kolluk ünitelerince teknik ve fiziki takip de dâhil olmak üzere aktif bir soruşturma yürütüldü. Emniyet makamları makul vakitlerde Vilayet müdürlüğümüzle irtibata geçerek, teknik takibin aktifliğini arttırmak gayesiyle eş vakitli ve fevkalâde kontroller yapılmasını istediler. Bu çerçevede birinci eş vakitli olağan dışı kontrol, 25 Eylül 2023 tarihinde özel hastanelerin yenidoğan ağır bakım servislerine yönelik gerçekleştirildi ve ortaya çıkan bulguları pahalandırmak üzere Yenidoğan Ağır Bakım Kontrol Kıymetlendirme Komitesi kuruldu.”
Komisyonun kurulmasının akabinde özel hastanelerin yenidoğan ağır bakım servislerine yönelik eş vakitli ‘olağan dışı’ kontrol yaptıklarını aktaran Memişoğlu, “31 Ekim 2023, 16 Kasım 2023, 29 Kasım 2023, 16 Ocak 2024, 26 Ocak 2024, 08 Şubat 2024 ve 09 Şubat 2024 tarihlerinde 7 başka eş vakitli olağan dışı kontrol daha gerçekleştirdik. Bu kontrollere ait tutanakları İstanbul Vilayet Emniyet müdürlüğüne zımnilik içinde gönderdik” formunda konuştu.
“ORGANİZE HATA ÖRGÜTÜ FİİLEN 26 NİSAN TARİHİNDE ÇÖKERTİLDİ”
Bakan Memişoğlu, bakanlık talebiyle başlatılan isimli soruşturmanın ilgili savcılık makamınca zımnilik içerisinde yürütüldüğünü söyleyerek, “Bakanlığımız, tape kayıtları ve dijital malzeme datalarına, çete operasyonu yapıldıktan çok daha sonra vakıf oldu. Tape kayıtları, 9 Mayıs tarihinde başka dokümanlarla birlikte savcılık makamı tarafından bakanlığımız müfettişleriyle paylaşıldı. Şüphelilere ilişkin telefon ve bilgisayar imajlarından alınan ve Whatsapp yazışmaları üzere en can alıcı bulguların yer aldığı dijital meteryallere ise 3 Eylül tarihinde müfettişlerimizce ulaşıldı. Tekrar hatırlayalım, bu organize kabahat örgütüne yönelik operasyon 26 Nisan’da yapılmıştı ve bu operasyon sonucunda 26 Nisan tarihinde şüpheliler gözaltına alındı ve büyük bir kısmı tutuklandı. Münasebetiyle organize cürüm örgütü, fiilen 26 Nisan tarihinde çökertildi. Zati iddianameye de yansıyan, ihmalli davranışla taammüden adam öldürme cürümlerinin tamamı da 26 Nisan tarihi öncesinde gerçekleşmişti” dedi.
“16 EYLÜL TARİHLİ RAPORDA; BEBEK VEFATLARINDA ŞÜPHELİLERİN SORUMLU OLDUĞU KANAATİ BELİRTİLDİ”
Bebek vefatlarına karşın ilgili özel hastanelere süreç yapılmadığı argümanına da değinen Bakan Memişoğlu, şu bilgileri paylaştı:
“Soruşturmanın başladığı 5 Mayıs 2023 ile operasyonun gerçekleştirildiği 26 Nisan tarihleri ortasında zımnilik kararı çerçevesinde yargı mercilerince bakanlığımıza soruşturma içeriğiyle ilgili rastgele bir doküman paylaşımı yapılmadı. Soruşturmayı yürüten başsavcılıkça; 9 Mayıs tarihinde 3 bin 472 sayfalık polis fezlekesi, şüphelilerin savcılık tabirleri, MASAK raporu ve ilgili başka bilgi ve dokümanlar; 3 Eylül tarihinde ise şüphelilere ilişkin telefon ve bilgisayarların Jandarma Kriminal Başkanlığı tarafından incelenmesi sonucunda elde edilen dijital gereçler, savcılık tarafından Müfettişlerimize teslim edildi.
Bu ortada başsavcılık tarafından bu organize cürüm örgütünün hareketleri ile bebek vefatları ortasında bir illiyet bağı bulunup bulunmadığı konusunun müfettişlerce tıbbi görüş alınarak araştırılması ve sonucunun bildirilmesi birinci kez 28 Haziran tarihinde resmi yazı ile talep edildi.
Müfettişlerimiz harika bir çaba ile binlerce sayfadan oluşan doküman ve malzemeleri inceledi. Alanında uzman üç hocamızdan oluşturulan uzman heyetince gerekli tıbbi inceleme yapıldı. Eksper tarafından hazırlanan 16 Eylül tarihli raporda; bebek vefatlarında şüphelilerin sorumlu olduğu kanaati belirtildi.
Böylece yolsuzluk, usulsüzlük, nitelikli dolandırıcılık başlıkları ile devam eden soruşturmada organize cürüm örgütünün hareketleri ile bebek vefatları ortasındaki illiyet bağı birinci sefer resmen kurulmuş oldu. 28 Eylül tarihinde müfettiş incelemesini tamamlayarak raporu Teftiş Kurulu Başkanlığına teslim etti. Teftiş Kurulu raportörlerince, 5 bin sayfalık soruşturma raporu ve ekleri incelendi; raporun uygulanmasına dair onay 18 Ekim tarihinde alındı. İlgili raporda usulsüzlük tespit edilen özel hastanelerin kapatılması önerildi ve tıpkı gün bu hastaneler kapatıldı.”